14 Nisan 2017 Cuma

A United Kingdom (Aşkın Krallığı)


Özet ve Detaylar

1947 yılında Botsvana kralı Seretse Khama Londra'daki bir ofis çalışanı olan Ruth Williams ile tanışır. Farklı kültürlerden gelen ikili arasında hemen bir aşk oluşur. Ruth, Seretse'nin yeni dünya vizyonundan ve barış isteğinden çok etkilenirken, Seretse de onun bu dünyanın parçası olmayı istemesini çok önemli bulur. Savaş sonrası başlayan sosyal ayaklanma sırasında Ruth ve Seretse sistemi değiştirebilecek bir fırsat görürler. İkili birbirlerine ne kadar aşık olsalar da önlerindeki tek engel ailelerinin tepkileri olmayacaktır. İngiliz ve Güney Afrika devletleri de bu evliliğin karşısındadır. Zira çift ırkçılık konusuna dikkat çekerek barış yaymaya çalışmaktadır. Güney Afrika'dan İngiltere'ye ültimatom gelir; ya çift ayrılacaktır ya da Güney Afrika, İngiliz nükleer programı için hayati olan uranyum ve savaşın ardından rezervleri doldurmak için gereken altını İngiltere'ye vermeyecektir...
Başrollerini David Oyelowo ve Rosamund Pike'ın üstlendiği romantik dram yapımı gerçek olaylara dayanıyor. Filmin yönetmen koltuğunda Bell filminin yönetmeni Amma Asante oturuyor. 

Film ilk yarım saatte çok yavaş ilerlemesine ve başrol oyuncularının izleyiciyi aşklarına ikna etmekten uzak olduğunu söyleyebilirim. Sonrası ise Güney Afrika da geçen filmde İngiliz sömürgesi Güney Afrika ülkesinin halkının kıyafetlerinin zamanın ruhuna uygun olmadığını söylemek gerekir. 
Bir ulusun bağımsızlığı bir kişinin hayal etmesiyle başlar. Ve bu ulusun bağımsızlığı için birşeylerden vazgeçmek gerekir. Kendisi krallıktan vazgeçerken, milletinde demokrasiye geçişine olanak sağlıyor. Şimdikiler gibi krallara özenmeyip, milletin geleceğini düşünür kendi geleceğini değil. Gerçek hikayeler beyazperdeye aktarılırken o zamanın ruhuna uygun olmayan şeyler aktarılabilir. Ama burada dikkat edilmesi gereken filmin vermesi gereken hikayenin ana teması. Filmde de bu özgür teması en güzel şekilde işlenmiş.

Herşeye rağmen tek bir adamın hayalleri bir milleti ayağa kaldırmak için yeterli olduğunu bir daha gördük. Sinema açısından çok başarılı olduğunu söylemesek de verdiği mesaj ve oyunculuklar takdire şayan olduğunu belirtmek gerekir. 
Kendisinin efendisi olmayanın özgür olamayacağını ve özgürlük bir kişinin halkına önderlik yapmasıyla olacağını belirtiliyor. 
Aşk ve özgürlüğün bir halkı ayağa kaldırmasını izlemek istiyorsanız filmi izlemenizi öneririm. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tek Kanatlı Kuş

Tek Kanatlı Kuş Demir, George Nathan’ın “ Aşk, bir çok kişi tarafından yaşanan, ama çok az kişi tarafından keyifle sürdürülebilen bir duy...