5 Haziran 2015 Cuma

RÜŞVET

      

 Vali rüşvetçi memurlarına ilginç bir ceza usulü bulmuş. Rüşvet yediği sabit olan memuru tutup dört yolun birleştiği yerdeki ağaca bağlatıp, sonrada eline, yüzüne bal, pekmez sürdürüp sineklerin hücumuna, gelip geçenlerin de seyrine terkediyormuş. Gelip geçenler adamın yüzündeki kıpır kıpır sinekleri gördükçe acıyor, bir şey yapamıyorlarmış. Merhameti çok, muhakemesi az biri tutmuş, cebinden çıkardığı mendille adamın yüzündeki sinekleri kovalamış. Kurtardığını düşünüyormuş ki, eli kolu bağlı adam bağırmış; ne yaptın be adam? 

 Ne yapayım seni sineklerden kurtardım; kötülük mü ettim? 
  Elbette demiş bağlı adam ve ilave etmiş Bu sinekler iyice doymuşlardı. Artık beni fazla rahatsız etmiyorlardı. Sen bu doymuşları kovaladın, gittiler. Onlardan boşalan yerlere bu defa açlar gelecek, aç karınlarını doyurmak için yeni hırsla beni yemeye başlayacaklar. Şimdi anladın mı bunu iyilik mi ettin, yoksa kötülük mü? 



   Kadroyu değil, zihniyeti değiştirmek gerekir. Yoksa toklar gidip açlar gelir. Rüşvet çarkında doyma yarışı sürer gider. 


   Şimdi başımızda yer alanlara ceza vermeye kalkarsak sanırım başımızda ne bir Cumhurbaşkanı, ne bir Hükümet ne bir vali / kaymakam veya Belediye Başkanı ve en küçük birime kadar herhalde kimse kalmazdı. En iyisi sanırım bunlar doymuşken bunları kovmamak yada bu zihniyeti değiştirmek gerektiğini söylemek gerekir. Yoksa başımıza gelenleri isimleri değişebilir ama yaptıkları iş değişmez. 
    
       

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Tek Kanatlı Kuş

Tek Kanatlı Kuş Demir, George Nathan’ın “ Aşk, bir çok kişi tarafından yaşanan, ama çok az kişi tarafından keyifle sürdürülebilen bir duy...